Karagöz ve Hacivat, taklide ve karşılıklı konuşmaya dayanan, iki boyutlu tasvirlerle bir perdede oynatılan gölge oyunu karakterleridir. Bu iki karakterin gerçekten yaşayıp yaşamadığı, yaşadıysa nerede nasıl yaşadığı kesin olarak bilemiyoruz. Ama biliyoruz ki, gölge oyunu gibi Karagöz ve Hacivat bilmeceleri herkesi güldürmeyi ve düşündürmeyi başarıyor.
17 yüzyılda son şeklini alan Karagöz gölge tiyatrosunun ne zaman Osmanlı topraklarına geldiğini bilmiyor olmamıza rağmen ikilinin Türk kültürümüzde kalıcı bir yer ettiği kesin. Lafı daha fazla uzatmadan sizi Karagöz ve Hacivat’ın enfes bilmeceleriyle baş başa bırakıyoruz:
Bugün Hangi Gün – Karagöz ve Hacivat Bilmecesi
- Karagöz: Hay hay!… Sen şimdi bırak şişmanlığı da Hacı Cavcav, aklıma bir bilmece geldi.
- Hacivat: Hatırın kalmasın, sor bakalım?
- Karagöz: Ama bilemezsen bize iftara geleceksiniz!
- Hacivat: Anlayamadım? Öyle şey olur mu?
- Karagöz: Pataklarım ha, bal gibi olur!
- Hacivat: Bilmeceyi bilirsem, siz bize iftara geleceksiniz? Ters oldu ama sor bakalım?
- Karagöz: Ters sensin! İyi dinle!… Bugün hangi gün?
- Hacivat: Canım bırak bugünü de sen şu bilmeceyi sor bakalım?
- Karagöz: Köftehor, sordum ya!…
- Hacivat: Allah Allah, ne zaman sordun? “Bugün hangi gün?” dedin o kadar…
- Karagöz: İyi ya, işte o bilmece idi.
- Hacivat: Efendim öyle bilmece olur mu? Çocuklar bile cevabını hemen verir. Bugün hangi gün olacak? Sen de biliyorsun ki Cumartesi…
- Karagöz: Bilemedin Hacı Cavcav!…
- Hacivat: Hah hah hah, haydi Pazar olsun!
- Karagöz: Düşün de öyle cevap ver!
- Hacivat: Düşünecek ne var? Cumartesi, Pazar olmazsa… Pazartesi, Salı, Çarşamba, Perşembe…
- Karagöz: İyi düşün de sonra mızıkçılık yapma!
- Hacivat: Kaldı bir gün… Bildim, Cuma!…
- Karagöz: Bilemedin!…
- Hacivat: Allah Allah?… Pekâlâ bilemedim, cevabını sen söyle bakalım!
- Karagöz: Köftehor, bugün Ramazan günü…
Sokakta Aldım Bir Tane, Evde Oldu Bin Tane – Karagöz ve Hacivat Bilmecesi
- Hacivat: Peki Karagöz’üm, bir tane sorayım.
- Karagöz: Sor bakalım.
- Hacivat: “Sokakta aldım bir tane, evde oldu bin tane.” Nedir bu, bil bakalım?
- Karagöz: Bunu bilmeyecek ne var?
- Hacivat: Ne peki?
- Karagöz: Tahtakurusu.
- Hacivat: Hay kör olmayasıca Karagöz’üm. Tahtakurusu olur mu?
- Hacivat: Benim söylediğim bilmecenin cevabı nar.
Çınçınlı Hamam, Kubbesi Tamam – Karagöz ve Hacivat Bilmecesi
- Hacivat: Bir tane daha sorayım mı?
- Karagöz: Sor bakalım?
- Hacivat: Efendim, ”Çınçınlı hamam, kubbesi tamam, bir gelin aldım, babası imam.”
- Karagöz: Onu bilirim.
- Hacivat: Kim?
- Karagöz: Bizim mahallenin imamının kızı.
- Hacivat: Bilemedin, yahu saat derler buna saat… Hani sen bilmece biliyordun.
Yer Altında Kırmızı Minare – Karagöz ve Hacivat Bilmecesi
- Hacivat: Bir tane daha sorayım mı?
- Karagöz: Sor bakalım.
- Hacivat: ”Yer altında kırmızı minare.”
- Karagöz: Kim bilmez onu yahu?
- Hacivat: Neymiş bakalım?
- Karagöz: Kırmızı minare işte.
- Hacivat: Değil! Bu yenir.
- Karagöz: Yenir mi?… Bilemedim.
- Hacivat: Efendim, havuç.
El Üstünde Kaydırmaca ve Dil Üstünde Kaydırmaca – Karagöz ve Hacivat Bilmeceleri
- Karagöz: Sen şimdi bilmeceyi benden dinle.
- Hacivat: Söyle Karagöz’üm!
- Karagöz: Çabuk bilme haa!
- Hacivat: Canım, söyle bakalım nedir?
- Karagöz: “Bilmece bildirmece el üstünde kaydırmaca.”
- Hacivat: Gayet basit: Sabun.
- Karagöz: Peki,”Dil üstünde kaydırmaca?”
- Hacivat: Efendim, dondurma.
- Karagöz: (Hacivat’ı dövmeye başlar.) Ben sana çabuk bilme demedim mi?!
- Hacivat: (Gider.)
Umarım Karagöz ve Hacivat bilmecelerini beğenmişsinizdir. Daha fazla bilmece ile düşünme yeteneklerinizi geliştirmek için hemen tıklayın ❱❱ Zor Bilmeceler